Beşiktaş'ın Kadife Ayağı

Sezen Cumhur Önal…
Yıllarca TRT’de sunduğu “Müzik Yelpazesi” programıyla nice evlerin oturma odasına konuk olmuştur büyük usta. Kim unutabilir ki onun o romantik bakışlı, duru ses tonuyla sunduğu müzik programlarını. İster radyoda olsun ister televizyonda olsun, yaptığı programlar ve yazdığı şarkı sözleriyle, bu ülkede pop müziğin gelişiminde önemli bir kilometre taşı olmuştur sevgili Sezen Cumhur Önal.



Eminim ki hepiniz böylesine bir müzik girizgahından yazıyı futbola nasıl çevireceğimi merak ediyorsunuzdur. Hiç şüpheniz olmasın, yazdığım bu kelimeler nehri, muhakkak bir futbol denizine doğru akacaktır. Tıpkı Hollanda’daki, Zaan nehrinin Kuzey Denizi’ne aktığı gibi.
Yazımızın kahramanı Oğuzhan Özyakup…

Yukarıda bahsettiğimiz Zaan nehrine yakın olan ve dünyaca ünlü yel değinmenleriyle bilinen Zaandam şehrinde doğup büyümüş Oğuzhan Özyakup. Bir zamanların bu önemli liman şehrindeki sahalarda futbola başlayan Oğuzhan, tıpkı Zaan nehrinin büyük denizlere akıp gittiği gibi, kaynağından uzaklaşarak futbol dünyasının içine girmişti artık.

Avusturya’daki 21 günlük kamp çalışmaları sırasında, dikkatimi çeken gençlerin arasında ilk sıralarda yer alıyordu bu genç yetenek. Son Kırklarelispor maçındaki futbolu, ara pasları ve çalımlarını gördükçe insanın o dakikaları bir kere daha seyredesi geliyordu. Maçın devre arasında yanıma gelen Kırklarelili bir Beşiktaş sevdalısı “Serdar bey sizi twitter aracılığıyla sürekli takip ediyorum. Gençlere verdiğiniz destek için çok teşekkür ederim” diye başlatmıştı futbol sohbetini.

Gerçekten de sosyal paylaşım siteleri sayesinde futbol dünyanısın tüm aktörleri artık birbirlerine daha yakın. Bir çok takipçimle yaptığım sohbetler hem onların merakını gideriyor hem de benim için önemli bir kamuoyu araştırması olmuş oluyor.
Sohbetimize dönecek olursak sebebini bilmediğim bir şekilde o Beşiktaş sevdalısına “Oğuzhan’ı beğendin mi?” diye sordum. Aldığım yanıt gerçekten çok içten çok mizahi ve çok da akılda kalıcı bir yanıttı.
“Kadife gibi futbol oynuyor Serdar bey” diye yanıtlamıştı o arkadaş.

Bir an aklıma girişte yazdığım Sezen Cumhur Önal geldi. Yıllarca bizlere yaptığı “Kadife sesli sanatçı” anonslarıyla müziğe yeni tanımlar kazandıran büyük ustayı düşündüm bir an. Madem kadife sesli sanatçı oluyor da neden kadife ayaklı futbolcu olmasın. Nasıl ki o kadife ses kulaklarımızın pasını temizliyorsa işte bu kadife ayak da gözlerimizin çapağını temizliyordu sanki.

Oğuzhan Özyakup’un oynadığı futbolu gördükçe sanki elim çok yumuşak bir kadifenin üzerinde gezinip duruyormuş gibi hissetmeye başladım kendimi. Kıvrak bilek hareketleri, oyunu müthiş okuyuşu ve derinlemesine bitirici paslarıyla Oğuzhan Özyakup gerçekten bu kalabı hakediyordu.

Sanırım artık ona “Kadife Ayak” dememiz gerekiyor. Tıpkı Sarı Fırtına Metin, Takoz Recep, Atom Karınca Rıza, Horoz Kadir, Kibar Feyyaz ve Şifo Mehmet gibi Oğuzhan’a da böyle bir lakab takabiliriz.

Kadife Ayak…
Üstelik yanında tıpkı yine Sezen Cumhur Önal’ın söylediği gibi “Çikolata Renkli” Manuel Fernandes ile birlikte bu “Kadife Ayak” çok iyi işler çıkaracaktır. Her seyredişimde Arsenal’in bu yeteneği nasıl bıraktığına bir türlü anlam veremiyorum. Eminimki ikisi yan yana oynamaz diyenler çıkacaktır. İşte o zaman o diyenlerle yanyana gelmemek lazım.
Yolun açık olsun Kadife Ayak...

SERDAR SARIDAĞ